AKP iktidarında gazetecilik her geçen gün biraz daha zorlaşıyor, halkın haber alma hakkı da engelleniyor.
Türkiye'de bu koşullar altında habercilik sürdürülürken, Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin (ÇGD) “Yılın Başarılı Gazetecileri-2023” ödülleri belirlendi. Bu yıl, 12 farklı kategoride haber ödülleri dağıtılırken bir teşvik ve bir de dayanışma ödülü sahiplerini buldu.
Ödülleri duyuran ÇGD'nin açıklamasında "'Merkez medya'da çalışan çok sayıda meslektaşımızın haber yapmalarının önüne çeşitli yöntemlerle geçildiğinin de farkında olduğumuzu bir kez daha hatırlatıyor, her türlü sansür-otosansür ile mücadele etmeye devam edeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz" denildi.
soL da ödüle layık görüldü
soL Haber adına Burcu Günüşen de Devlet koruması altındaki çocuklar 40 günlük tarikat kampına yollandı! haberiyle, ÇGD'nin "Rafet Genç Haber Ödülü"ne layık görüldü.
Ödülün duyurusunda Türkiye’de tarikatların toplumu saran gerici kuşatmada oynadığı rol ve devlet içindeki etkisinin son yıllarda ülkenin geleceğini tehdit edecek düzeye geldiği hatırlatıldı.
soL'daki haberin, her geçen gün biraz daha yükselen bu tehdidin boyutlarının daha iyi anlaşılmasını sağladığına işaret edildi.
Koruma altındaki çocukların tarikat kampına gönderildiği ortaya çıkmıştı
soL, 2023 Ağustos ayında, İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü sorumluluğundaki Çocuk Evleri'nde kalan devlet korumasındaki çocukların, tek bir kamu görevlisinin bile refakati olmaksızın, Mutlu Yuva Derneği’nin düzenlediği 40 günlük eğitim kampına alındığını ortaya çıkarmıştı. Derneğin Nur Cemaati’nin bir kolu olan Suffa Vakfı’yla ilişkili olduğu belirlenmişti.
Kamp, 3 Temmuz–11 Ağustos 2023 tarihleri arasında, yine bir dini cemaate ait olan ve Güngören ilçesinde faaliyet gösteren Özel Gündüzalp Erkek Öğrenci Yurdu’nda gerçekleştirildi.
Derneğin din eğitimi içerikli kampının "cemaatin iç kaidelerine dayalı medrese eğitimi" şeklinde planlandığı anlaşılmış, duyurularında sadece erkek çocuklara yönelik düzenlendiği belirtilen kamptan soL’un edindiği fotoğraflarda da bu durum açıkça görülmüştü.
Mutlu Yuva Derneği’nin Çocuk Evleri açıkça kanuna aykırı
Türkiye’nin birçok ilinde faaliyet yürüten Mutlu Yuva Derneği’nin internet sitesinde, 140 Çocuk Evi’nde çalışma yürüttüğünü belirten dernek yönetimi, kendi çocuk evlerini açtığını, personelini kendilerinin seçtiğini ifade ediyor.
Oysa Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Çocuk Evleri’nin açılması ve hizmet vermesi 2828 Sosyal Hizmetler Kanunu’yla net şekilde belirleniyor. Sadece bakanlık bu evleri ve benzer amaçlı merkezleri açabilir, hizmetleri verebilir. Ancak denetimle birlikte sivil toplum örgütlerinden destek alabilir.
soL, İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nde çalışan kamu personeliyle yaptığı görüşmelerde, habere konu olan mekanın kamu denetiminden geçmediğini de teyit etmişti.
Ayrıca tarikat derneği, Çocuk Evleri’nin bütçelerini dernek bütçesinden karşıladığını açıkça söylüyor. Bu evlerin bütçesinin tarikat tarafından karşılanması, eğitimcilerin tarikat tarafından seçilmesi, kuruluş amacı bir cemaatin örgütsel işleyişine bağlı derneklere devredilmesi açıkça kanuna aykırı.
Suffa Vakfı’nın yurdunda iki erkek öğrenci tacize uğramıştı
Suffa Vakfı, henüz devlet kendi kurumlarını tarikata emanet etmeden önce, vakfa ait özel öğrenci yurtları işletmeye başlamıştı. Erzurum’un Oltu ilçesinde bu vakfa ait bir erkek öğrenci yurdunda 2011-2014 yılları arasında idareci olarak görev yapan Mehmet Sıddık Çiçek isimli kişi, iki erkek öğrenciyi taciz etmekten suçlu bulunmuştu.
Derneğin arkasında AKP’li isim ve Merkez Valisi var
Kamusal bir sorumluluğu fiili olarak ele geçirmiş görünen derneğin bunu başarmasının ardında siyasi ilişkiler bulunuyor. Derneğin yönetim kurulu başkanı birkaç dönem AKP Erzurum milletvekilliği yapan Muzaffer Gülyurt, yönetim kurulu üyelerinden biriyse Merkez Valisi Abdülkadir Yazıcı.
soL’un görüştüğü kamu personeli, Merkez Valisi Yazıcı’nın nüfuzunu kullanarak müdürlükler üzerinde baskı oluşturduğunu ifade etmişti.
Derneğin kendi dini müdahalelerini, kamu idare ve personeli üzerinde baskı kurarak genişletmeye çalıştığı da edinilen bilgiler arasındaydı. soL’a konuşan kamu personeline göre, çocukların okul seçiminde imam hatip okullarına yönlendirilmesi için İl Müdürlüğü çalışanlarının, çocukların gelecek tercihlerine müdahaleye zorlandığı anlaşılmıştı.
Bakanlık tarikatlarla işbirliği halinde
Bakım ve gözetim altındaki kimsesiz çocukların kendilerini özgürce inşa edecekleri, travmalarını çözümleyebilecekleri bir ortam sağlamak ve gelecek umudu oluşturmak devletin ve toplumun birinci sorumluluğu iken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, bu çocukları kendi dini öğretilerinde yoğurmak isteyen tarikatların kucağına itiyor.
soL’un konuştuğu kamu personeli, derneğin siyasi bağlantıları sayesinde bütün süreci üst hiyerarşiden yürüttüğünü, böylece karar alma süreçlerinde idarenin devre dışı bırakıldığını, idare ve personel üzerinde baskı oluşturulduğunu ifade etmişti.
ÇGD'nin 'Yılın Başarılı Gazetecileri-2023' ödülleri
Tüm ödüller ve sahipleri şöyle:
"HABER ÖDÜLÜ: Murat Ağırel – Cumhuriyet
Türkiye’nin yaşadığı en büyük yıkımdı 6 Şubat Depremleri. Devlet kapasitesinin büyük ölçüde boşaltıldığı, elde kalanların ise kamu yararına kullanılmadığı, deprem sürecinde en acı şekilde görüldü. Tüm bu gerçeği gözler önüne seren çok çarpıcı bir örneği konu alan ve deprem sürecinde yaşananları en saf haliyle okuyucuya duyuran Kızılay, deprem telaşında AHBAP’a çadır sattı başlıklı haberiyle,
UĞUR MUMCU ARAŞTIRMACI GAZETECİLİK ÖDÜLÜ: Asuman Aranca – T24
Siyasi suikastların karanlığı Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetiyle bir kez daha ülke üzerine çöktü. Faili meçhul kalma ihtimali olan bu suikastın yarattığı sis bulutunu dağıtan ve gazeteciliğin önemini bir kez daha gösteren Sinan Ateş cinayeti dosyasındaki bilirkişi raporuna T24 ulaştı: Ateş’in adresini Ülkü Ocakları Başkanı istemiş! haberiyle,
MUSTAFA EKMEKÇİ HABER ÖDÜLÜ: Hazar Dost ve Ersin Eroğlu – 10Haber
Karabük Üniversitesi öğrenci Gabonlu Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga’nın ölümünü ilk günden bu yana ısrarla ve yerinde takip ederek cinayetin arkasındaki karmaşık gerçekliği gözler önüne seren, böylece başta Karabük olmak üzere çeşitli kentlerde yaşanan büyük ve çok çeşitli skandalların açığa çıkmasına vesile olan Şüpheli Bir Ölümün Krokisi ve Gabonlu Dina’nın Ölümü başlıklı haberleri başta olmak üzere konuyla ilgili tüm haberleriyle,
RAFET GENÇ HABER ÖDÜLÜ: Burcu Günüşen – soL Haber
Türkiye’de tarikatların toplumu saran gerici kuşatmada oynadığı rol ve devlet içindeki etkisi son yıllarda ülkenin geleceğini tehdit edecek düzeye geldi. Her geçen gün biraz daha yükselen bu tehdidin boyutlarının daha iyi anlaşılmasını sağlayan Devlet koruması altındaki çocuklar 40 günlük tarikat kampına yollandı! haberiyle,
BEHZAT MİSER KENT HABERİ ÖDÜLÜ: Pelin Ünker – DW Türkçe
Şirketlere tanınan ayrıcalıklarla artan, görmezden gelmeler iş cinayetlerini ve doğa katliamlarını önü alınamaz düzeye getirdi. Erzincan İliç’teki Çöpler Altın Madeni’nde meydana gelen toprak kayması sonucu 9 işçinin hayatını kaybetmesi bunun son örneklerinden biri oldu. Adı geçen madenin sahibi olan şirketin devlete olan borcunun silindiğini cinayetten aylar önce ortaya çıkararak gerçek sorumluları işaret eden Fay hattında altın madeni: 7,2 milyon dolar borcu silindi başlıklı haberiyle,
RÖPORTAJ ÖDÜLÜ: Sorel Dağıstanlı – Halk TV
Anayasasının değiştirilemez maddelerinden biri laiklik olan Türkiye Cumhuriyeti’nin Diyanet İşleri Başkanlığı Siyasal İslam’ın merkezi kurumu haline geldi. Diğer yandan bütçesi ve içinde yaşananlarla sürekli gündemde olan kurumun içinde bulunduğu çürümenin boyutlarını bir çalışanının ağzından aktaran Diyanet personeli anlattı: Keyfi harcamalar ve talan… röportajıyla,
YEREL HABER ÖDÜLÜ: Burcu Özkaya Günaydın – Gazete Duvar
Sağlık sistemindeki niteliksizleşme COVID-19 pandemisinin ardından sağlık çalışanlarının kamu kurumlarından istifa etmeye hatta yurt dışına gitmeye itilmesiyle birlikte doruğa ulaştı. Bu sorunları Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki durumu aktararak ele alan ve hastaların yaşadığı sorunları yansıtan Kanser hastaları sırasını, hastane yeni doktoru bekliyor haberiyle,
İZZET KEZER HABER FOTOĞRAF ÖDÜLÜ: Adem Altan – AFP
6 Şubat depremlerinin simge fotoğraflarından biriydi. Enkazda kaybettiği kızı Irmak’ın başından ayrılmayan Mesut Hançer’in o anları ölümsüzleştirildi. Depremin yaşattığı felaketin, acının ve çaresizliğin de fotoğrafını çeken karesiyle,
TV HABER ÖDÜLÜ: Barış Kaya – Mahmut Özgün – FOX TV
6 Şubat depremlerinden 24 saat sonra, devletin “gereken müdahale yapılıyor” dediği saatlerde hiçbir çalışmasının yürütülmediğini ortaya koyan ve ailesini kurtarmak için her yolu deneyen vatandaşın büyük çabasını anlatan Hatay’da sokak sokak yardım aradı haberiyle,
BELGESEL ÖDÜLÜ: Mahmut Hamsici – Ege Tatlıcı – BBC Türkçe
6 Şubat depremlerinde en fazla etkilenen kentlerin başında geliyor Kahramanmaraş. Kentte büyük bir depremin yaşanma ihtimali elbette biliniyordu. Hatta 2019 yılında konuyla ilgili kapsamlı bir rapor da hazırlanmıştı. Tüm bu uyarılara karşın gerekenlerin neden yapılmadığını ortaya koyan Kahramanmaraş: Bir yıkımın anatomisi belgeseliyle,
SAYFA TASARIMI ÖDÜLÜ: Buse İlkin Yerli – Birgün Gazetesi
Yasalar korumuyor, kadına yönelik şiddet ve istismar her geçen gün artıyor. Artan bu tehdide vurgu yapmak için 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü’nde mücadeleye dikkat çeken Baskılara karşı hep birlikte direneceğiz sayfa tasarımıyla,
TEŞVİK ÖDÜLÜ: Asya Tekyaşar, Gökmen Mumcular, Görkem Deniz Berk, İlke Çıtır, Merve İşen, Tolga Çifci, Zeren Gültekin – Görünüm Gazetesi
Türkiye’yi derinden sarsan ve gazetecilik mesleği için de büyük bir sınav haline gelen 6 Şubat Depremlerinin yarattığı yıkımı bir yıl içinde iki kere ve altı farklı ilde takip ederek henüz öğrenciyken büyük bir meslek başarısına imza atan, hazırladıkları Deprem Özel Sayısı ile bu başarılarını kalıcılaştıran, gazetecilik için büyük bir umut kaynağı olan çalışma ve haberleriyle,
DAYANIŞMA ÖDÜLÜ: Deprem bölgesindeki gazeteciler
6 Şubat Depremlerinde 33 meslektaşımız yaşamını yitirdi. Yüzlerce meslektaşımız yaralandı, yakınlarını ve varlıklarını kaybetti, bazıları kalıcı rahatsızlıklar ve engellerle yaşamak zorunda kaldı. Buna rağmen mesleklerini yapmaya devam etmek için büyük fedakarlıklara katlandı, büyük bedeller ödedi.
Depremlerde kaybettiğimiz meslektaşlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor, deprem bölgesindeki meslektaşlarımıza dayanışma duygularımızı bu ödülle tekrar ifade ediyoruz.
Ödül alan tüm basın emekçilerini tebrik ediyoruz."
