Kemal Okuyan'dan 'Saraçhane' değerlendirmesi: Artık bu saçmalığın parçası olmayacağız

Saraçhane'deki 1 Mayıs mitinginde çağrıcı konfederasyonlar ve ''Taksim'' iddiasıyla alanda bulunan CHP'nin sorumsuzca davrandığını söyleyen Kemal Okuyan, "Artık bu saçmalığın parçası değiliz" dedi.

Haber Merkezi

1 Mayıs milyonlarca işçinin birlik, mücadele ve dayanışma günü. Türkiye'de emekçiler bu iddiayla sokaklara çıktı, meydanları doldurdu. Gözlerse iktidarın 42 bin polisle birlikte ablukaya aldığı Taksim Meydanı'ndaydı. 

Bu yıl Taksim'e çıkma iradesi gösteren sendika ve partiler, buluşma noktası olarak Saraçhane'yi işaret etti. Sabahın erken saatlerinden itibaren binlerce kişi Bozdoğan Kemeri önünde kurulan polis barikatının karşısında toplandı. Alana çağrıda bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da oradaydı. 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamanın öneminden bahsettikten sonra arabalarına binip, alandan ayrıldılar. 

Bu sırada alanı dolduran diğer parti ve sendikalar polis barikatını aşmak için çalışıyor, yoğun müdahaleye maruz kalıyordu. Dakikalar sonra buluşmanın çağrıcılarından DİSK ve KESK de mitingi sonlandırdığını duyurdu. Meydanın kısmen boşalmasıyla birlikte polis kalabalığı ittirerek Saraçhane'den uzaklaştırdı. 

Türkiye Komünist Partisi binlerce üyesiyle son ana kadar Saraçhane'deydi. Süreci yerinde takip eden TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, Saraçhane'de yaşananları soL'a değerlendirdi.

'Binlerce kişi boyun eğmediğini gösterdi'

Taksim için gösterilen iradenin önemine dikkat çeken Okuyan, yasaklamalara rağmen binlerce kişinin boyun eğmediğinin altını çizdi:   

"Bugün Türkiye'de binlerce kişi işçi sınıfının mücadele gününün hakkını vermeye çalıştı, çalışıyor. Devam eden mitingler var. Ama herkesin tartıştığı, merak ettiği İstanbul'daki mitingdi. Saraçhane'de bugün Taksim Meydanı'nın 1 Mayıs Meydanı olarak tarihsel değerinin devam ettirilmesine dönük çok güçlü bir irade sergilendi. Yasaklamalara, tehditlere, provokatif açıklamalara rağmen binlerce kişi Saraçhane'de toplandı. Bu son derece önemli.

Siyasi iktidarın Taksim'e dönük 'güvenlik' gerekçesiyle yaptığı yasaklamanın olağanüstü saçma olduğu bir kez daha görüldü. İstanbul'un neredeyse yarısında bir sıkı yönetim var. Taksim'de yapılacak bir mitingin güvenliğini almanın çok daha misliyle kaynağı İstanbullulara ve emekçilere bir gün boyunca çile çektirmek için kullandılar. Buna boyun eğilmediğini gösterdi binlerce kişi."

'Çağrı yapanlar arasında bir plan olmadığını gördük'

"İşin başka bir boyutu var" diyen TKP Genel Sekreteri, "Taksim" iddiası taşıyan kurumların bugün sergilediği tutumu "sorumsuzca" diye niteledi:

"Bugün emekçi yığınlar, yoksullar çok tarihsel bir hayat pahalılığı problemiyle karşı karşıyalar. Buna karşı mümkün olduğu kadar kitlesel, kararlı, ne dediği belli olan bir mücadelenin örülmesi gerekir. Bu anlamda bir kez daha gördük ki Türkiye'de 1 Mayıs'ı kutlama iddiasını taşıyan kuruluşlar, zayıflıkları nedeniyle veya siyasi siyasi özellikleri nedeniyle olabilir ama bunu becerme yeteneğine sahip olmadıklarını gösterdiler. 

'Taksim'e yürüyoruz' büyük bir iddiadır. Bu iddiayı dile getirenlerin kendi aralarında koordine olmaları gerekir. Böyle bir koordinasyon yoktu. Saraçhane'ye çağrı yapan kurumlar arasında bir kararlılık, plan olmadığını gördük. Laf olsun diye 'Taksim'e yürüyoruz' demek kolay ama binlerce insan oraya geldiği zaman o insanların sorumluluğunu üstleneceksiniz ya da 'Gelmeyin, biz kendi üyelerimizle Saraçhane'de toplanacağız' diyeceksiniz."

'Çok ağır bir sorumsuzluk'

Sorumsuz tavrın, İstanbul'da 1 Mayıs'ın organizasyonundan bu yana sürdürüldüğünü kaydeden Okuyan, "Ne olacağını bilmemize rağmen son ana kararlı davrandık dedi.

"1 Mayıs öncesinde bu kadar ciddi bir iddia taşıyan konfederasyonlar, siyasi partilerle ilişkiye dahi geçmediler. Biz Türkiye Komünist Partisi adına konuşalım. TKP oraya binlerce kişiyle gitti ve onların sorumluluğunu taşıdı. Biz çağırıcı değildik. Bir çağrı oldu, bölmemek adına, ne olacağını bilmemize rağmen geldik, sorumlu ve kararlı davrandık, son ana kadar kitlemizi koruduk, dağılmadık. Ama öte yandan düzenleyicilerin bir bölümü alanı çoktan terk etmişlerdi. 

CHP yönetimi en yetkili kişisinin ağzından 'Oraya geleceğiz ve kitlemizle birlikte Taksim'e yürüyeceğiz' dedi. Bu büyük bir iddiadır. Ne oldu? Verilen adres de büyükşehir belediyesiydi. Belki onun önünden bir yürüyüş planlanıyordu ama sayın Genel Başkan Özgür Özel, kısa bir süre sonra belediye başkanıyla birlikte alanı terk etti. Bu çok ağır bir sorumsuzluktur. CHP'nin orada duran kitlesi için de sorumsuzluktur."

'Bu anlayışın düzenleyeceği hiçbir 1 Mayıs'ın parçası olmayacağız'

Bugün Saraçhane'de yaşananların ardından aynı çağırıcıların düzenleyeceği 1 Mayıs'larda yer alamayacaklarını duyuran Okuyan, "Artık bu saçmalığın parçası olmayacağız" dedi. 

"Bu sendikal anlayışın düzenleyeceği hiçbir 1 Mayıs'ın artık parçası olmayacağız. Bugünden ilan ediyoruz. Kimse de TKP şöyle yapıyor, böyle yapıyor demesin. Bizim Türkiye işçi sınıfına karşı sorumluluğumuz var. Halkımıza, üyelerimize, dostlarımıza karşı sorumluluğumuz var. Bugün o sorumlulukla hareket ettik. Sonuna kadar bekledik. Hiçbir şekilde, tek bir arkadaşımız dahi alanı terk etmedi. Organize bir şekilde çıktı.

Önümüzdeki yıl Türkiye işçi sınıfıyla sermaye sınıfına karşı bir mücadelenin yükseltilmesi için nasıl bir 1 Mayıs'a ihtiyaç varsa Türkiye Komünist Partisi bu 1 Mayıs'ı organize etme yeteneğine ve kararlılığına sahiptir. Bunu benzer bir iddia, sorumluluk ve kararlılıkla dürüstçe yapmak isteyenlerle birlikte tabi ki hareket ederiz. Ama biz artık bu saçmalığın parçası olmayacağız."